Soru:
Cinin insanın içine girmesi (musallat olması) sabit midir? Bunun delili nedir? Buna iman etmeyenin hükmü nedir?
Cevap:
Cinlerin insanın içine girmesi bilinen bir meseledir. Kuran ve sünnetten sayısız delil bulunmaktadır. Bunlardan birisi Allah'ın şu ayetidir:
{ الَّذِينَ يَأْكُلُونَ الرِّبَا لَا يَقُومُونَ إِلَّا كَمَا يَقُومُ الَّذِي يَتَخَبَّطُهُ الشَّيْطَانُ مِنَ الْمَسِّ }
"Faiz yiyenler (kabirlerinden), (cinnî) şeytanın musallat olduğu kimselerin delilik nöbetinden uyandığı gibi kalkarlar." (Bakara Suresi 275. Ayet)
Allah Subhanehu ve Ta'ala, Peygamberi'ne ﷺ şöyle buyurmuştur:
{فَذَكِّرْ فَمَٓا اَنْتَ بِنِعْمَتِ رَبِّكَ بِكَاهِنٍ وَلَا مَجْنُونٍۜ}
"Sen tebliğde bulun. Rabb'inin lütfu sayesinde sen ne bir kâhin ne de bir mecnunsun." (Tûr Sûresi, 29. Ayet)
Bu ayet, Allah'ın Resulü'nün, ne bir kahin ne de bir mecnun olduğunu teyit etmektedir. Aynı anda, kehanet ve cin musallatı var olduğuna ve Resulullah'ın ﷺ bundan münezzeh olduğuna işaret etmektedir. Bu manada nazil olan ayetler ve benzer şekilde rivayet edilen hadisler çoktur. Bunlardan biri, sara hastalığına (Epilepsi) yakalanan ve Rasulullah'tan ﷺ şifa duası talep eden bir kadını anlatan hadistir. Resulullah ﷺ ona şu şekilde buyurmuştur:
{إِن شِئتِ صَبَرتِ ولَكِ الجَنَّةُ، وَإِن شِئْتِ دَعَوتُ الله تعالى أنْ يُعَافِيك}
“Eğer sabır gösterirsen, senin için cennet vardır. Ancak, eğer dilersen, senin için şifa vermesi adına Allah'a dua ederim.”
Bunun üzerine kadın:
{أَصبِرُ، فقالت: إِنِّي أَتَكَشَّف فَادعُ الله أَن لاَ أَتَكَشَّف}
"Ben (hastalığıma) sabrederim, fakat kriz anında örtülerimin açılmaması için dua buyurun," demiştir. Nebi ﷺ de ona dua etmiştir. [1]
Ve bu bağlamda, Peygamber'in ﷺ şu sahih hadisi vardır:
{إن الشَّيْطَانَ يَجْرِي من ابن آدم مَجْرَى الدَّمِ}
"Şüphesiz Şeytan Ademoğlunun damarlarında tıpkı kanın dolaştığı gibi dolaşır." [2] Bu hadisin sahih olduğu üzerinde icma vardır.
Bu delillerle, cinlerin insanın içine girmesinin inkâr edilemeyeceği açıktır. Zira bu hakikata karşı durmak, şer'i delillere muhalif olmaktır.
Ancak, birçok insan, cin kaynaklı olmayan sara hastalığına da maruz kalmaktadır. Bu durumun sebebi, başta veya vücudun diğer bölgelerinde mevcut bir hastalıktır. Fakat, kişi kendisinin mecnun olduğunu zanneder. Halbuki, o mecnun değildir. Bu konuda İmam İbnü'l-Kayyim (rahimehullah) ve diğer âlimler açıklamalar yapmışlardır. Bunu bazı insanlarda müşahede ettik. Başlarına uygulanan tedaviyle, ruhi yükleri hafiflemiştir. Bu tür vakalar sıkça karşılaşılan bir durumdur.
Allah'tan daima afiyet ve selamet niyaz ederiz.
Kaynak: İbn Baz'ın Fetvaları ve Makaleler Toplamı, cilt 8, sayfa 383
Tercüme: Ebu Davut Konyevi
[1] Sahih Buhari, Merdâ 6; Sahih Müslim, Birr 54, Muttefekun Aleyh
[2] Sahih Buhari, İtikaf 11; Sahih Müslim, Selâm 9 (25), Muttefekun Aleyh
فدل ذلك على أن الكهانة والجنون موجودان وأن الرسول ﷺ منزه عنهما، والآيات في هذا المعنى كثيرة. وهكذا الأحاديث عن النبي ﷺ في هذا المعنى كثيرة، ومنها: حديث المرأة التي شكت إلى النبي ﷺ أنها تصرع وطلبت من النبي ﷺ أن يدعو لها فقال لها: إن شئت صبرت ولك الجنة، وإن شئت دعوت لك فقالت: يا رسول الله إني أتكشف فادعوا الله ألا أتكشف؟ فدعا لها عليه الصلاة والسلام. ومنها: قوله ﷺ: إن الشيطان يجري من ابن آدم مجرى الدم متفق على صحته.
وبهذا يعلم أنه لا يجوز إنكار تلبس الجني بالإنسي؛ لأن ذلك مكابرة للواقع ومخالفة للأدلة الشرعية، ولكن كثيرًا من الناس قد يصاب بصرع من غير جن؛ لأمراض تصيبه في رأسه أو غيره فيظن هو أو غيره أنه مجنون وليس بمجنون، وقد نبه على ذلك العلامة: ابن القيم رحمه الله وغيره، وقد شاهدنا ذلك من بعض الناس، وعولج بالكي في رأسه فزال عنه ما أصابه من الخلل في عقله، والواقع من ذلك كثير. نسأل الله العافية والسلامة